Bugün CNR Kitap Fuarındaydık. (Haylaz’ın Kitaplığı ve
Benim Defterim bloggerları)
İlk kez yapılan bu fuara havalimanına giden metroya binip,
havalimanından bir önceki durakta inerek ulaşabilirsiniz.
Üzülerek söylüyorum ki fuarda bazı yayınevleri yoktu. Yine de
kapıdan girer girmez kendimizi kaybettik. Biz gittiğimizde saat daha 10u çeyrek
geçiyordu ve fuar alanının saat 10da açıldığını da ele alırsanız ne kadar sakin
bir zamanda orada olduğumuzu hayal edebiliyorsunuzdur. Öyle ki biz 2 saat boyunca
tüm fuar alanını dolaşıp ayaklarımıza kara sular indiğine karar verdiğimizde ve
çıkışa yöneldiğimizde açılış konuşmaları henüz yapılıyordu.
Jasinda Wilder’in “Seninle” kitabını aldım ve resmen Pena Yayınları standının siftahını yapmış oldum. Vuhuuu! Aynı zamanda verilen ayraçlarla ve rengine resmen aşık olduğum bu bez çantayla oradan ayrıldık.
Standları dolaşırken Feniks Yayınları'nda olduğu standta baya vakit harcadık. Sosyal paylaşım sitelerinde yer alan görevlilerden biri kitapların neredeyse hepsini bize önerdi.En azından kitapların konuları hakkında bilgi sahibi olmaları hatta kitapları okumaları hoşuma gitti. Bazı standlara konulan, kitaplardan bir haber görevlilerden hiç hazetmiyorum. Bir şey soruyorsun ama cevabını alamıyorsun,suratına boş boş bakıyor.Eğer fuar gibi büyük bir işe giriştiyseniz bazı soruların cevaplarını biliyor olmalısınız, değil mi ama -_-
Ephesus’un bir öbek Günahkarlar Turnede serisini, Martı Yayınları'nın standını ve Artemis
standını da sağ salim geçtik.
Pegasus Yayınları’nın standına geldiğimizde Mesut Abi de oradaydı
ve birkaç gün önce Cağaloğlu’ndaki Pegasus Yayınlarının dağıtım yerindeki
ziyaretimizden sonra beni hatırlamasına çok sevindim. Sonuçta yanımda Kitab-ı
Sevda blogunun yazarı Merve’de vardı ve onun yanındayken biraz silik kaldığımı
düşünmüştüm. Öyle olmadığımı görünce gerçekten sevindim, sonuçta ben blog
olaylarında yeniyim. John Green’in sadece Aynı Yıldızın Altında kitabını
okumuştum, Alaska’nın Peşinde ve Kağıttan Kentler’i Pegasus standında görünce
John Green kitaplarını tamamlamadan olmaz diye düşündüm. Bunlar fuardan Varan
2’im ve Varan 3’üm. (Ayrıca Mucizeler Çağı’nda fena aklım kaldı :’( )
Sadece romanlar değildi fuarda olan. Test kitapları için de fuarda ayrıca bir
bölüm oluşturulmuştu.
Tam çıkışa kadar gelmiştik ki –benim de cüzdanımın sonuna gelmiştik- Timaş yayınlarının standında bir kitap kapağıyla beni kendisine çekti. Çekmez olaydı. Türk yazar tarafından yazılmış bu fantastik seri kredi kartıma girmiş bulundu. Cem Gülbent’in Paradokya serisinin konusu küçükken izlediğimi zar zor hatırladığım bir filmi andırdı bana. Umarım kapağında yazdığı kadar güzel bir seridir. (Serinin birinci kitabı olan Adalet Yıldızı ve Kayıp Pusula’nın 10. Baskısı olduğuna değinmeden de geçemeyeceğim.)
Tam çıkışa kadar gelmiştik ki –benim de cüzdanımın sonuna gelmiştik- Timaş yayınlarının standında bir kitap kapağıyla beni kendisine çekti. Çekmez olaydı. Türk yazar tarafından yazılmış bu fantastik seri kredi kartıma girmiş bulundu. Cem Gülbent’in Paradokya serisinin konusu küçükken izlediğimi zar zor hatırladığım bir filmi andırdı bana. Umarım kapağında yazdığı kadar güzel bir seridir. (Serinin birinci kitabı olan Adalet Yıldızı ve Kayıp Pusula’nın 10. Baskısı olduğuna değinmeden de geçemeyeceğim.)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder